Onur Kaymak ya da daha çok bilinen adı ile K-Billy, yurt içinde ve yurt dışında birçok etkinlikte kitleleri coşturmuş bir DJ. Aynı zamanda 10 yılı aşkın zamandır ülkemizin en çok dinlenilen radyocularından da birisi. Defalarca Beatport Top 100 listelerinde de kendisine yer buldu. Biz de K-Billy’den kariyerini ve gelecek planlarını öğrenirken Beyefendiler Kulübü takipçileri için de harika bir çalma listesi aldık.
DJ’lik serüveniniz nasıl başladı?
Eskişehir’de mühendislik okuduğum yıllarda üniversite radyosunun ilanını görmüştüm, tabi her ne kadar ben DJ olmak için başvursam da onlar radyocu arıyorlardı ve bir şekilde radyoculuğa başlayabilirsem DJ’liğin zaten arkadan geleceğini anlattılar. Ben de öyle yaptım ama almadılar 🙂 Fazla heyecanlı bir mülakat olmuştu. Sonraki yıl tekrar ilan yayınlandı ve bu sefer bir arkadaşımın zoruyla gittim. Hatta onun başvurusu için gittik ve ben kendimi eğitimlerde buldum bu sefer. Hem radyoculuk hem DJ’lik kariyerim başlamış oldu. Bunun için Eskişehir’in ve üniversite radyosu Radyo A’nın yeri bende ayrıdır.
Öncelikle K-Billy lakabı nerden geliyor öğrenebilir miyiz?
Ahh evet bazen komik anlar yaşamama sebep oluyor ismim. Kubilay sananlar var, Kill Bill’den geldiğini düşünenler vs. Ama işin aslı radyoculuğa ilk başladığım yıllarda Quentin Tarantino’nun Rezervuar Köpekleri filmini izlemiştim ve filmdeki karakterler arabada hep aynı radyo istasyonunu açıyorlardı. Cool ses tonuyla konuşan bir DJ vardı: K-Billy… Oradan takma ad olarak geldi.
Yaza damga vuran Ederlezi parçasının hikayesini sizden öğrensek? Yeni bir bomba parça geliyor mu?
Emir Kusturica klasiği Çingeneler Zamanı sevdiğim bir film, ilk orda dinlemiştim birçok kişi gibi. Goran Bregovic, Ederlezi’yi çok güzel yorumlamıştı ve çok iyi bir vokalle birleştirmişti. Oradan zaten hafızalardaydı ancak benim bu şarkıya kendi versiyonumu yapma fikri açıkçası bundan birkaç yıl önce Solomun Türkiye’de performans sergilerken geldi. Ben tarz olarak o kadar underground değilim ve bu şarkının benim kitleme uygun bir versiyonu olmalı diyerek başladım projeye. Nitekim memnun olduğum bir sonuç çıktı ortaya 🙂 Yeni şarkılar geliyor mu ya da gelmeli mi? Şu günlerde kendime de en çok sorduğum sorulardan biri. Evet, üzerinde çalıştığım hatta hemen hemen bitmiş şarkılar var ama yayınlamak için doğru zaman mı emin değilim… Özellikle dans şarkılarının çalınabileceği bir yer yok, mekanlar hala kapalı bildiğiniz gibi. O yüzden sanırım daha düşük tempo, radyo ve Spotify için ideal birkaç projem var onları sonlandıracağım ve evet, güzel projeler olacağını düşünüyorum.
Sahnede binlerce kişinin aynı anda setinizle coşması nasıl bir duygu?
Hala bu hayatta beni en fazla mutlu eden şey… Hayatınızda teşekkür ettiğiniz, tatmin duygusunu tam anlamıyla yaşadığınız anlar vardır. Tamam, doydum dersiniz. Hareketli sayılacak, bolca enteresan hikayeler biriktirdiğim bir hayatım var ama hala bu bahsettiğim duyguyu yaşadığım yer sahne ve eşlik eden güzel bir kalabalık. Sanırım bu işi yapma sebebim de bu zaten…
DJ ekipmanlarında favori markalarınız neler?
Setup konusunda tartışmasız Pioneer. Zaten DJ’lik ve Prodüktörlük eğitimi verdiğim Future Sound DJ Academy (@fsdjacademy) çatısı altında da Pioneer ile güzel bir ortaklığa başladık. Sektör lideri ve yeni cihazlarını kullanmak için sabırsızlanıyorum. Kulaklık konusunda yıllardır Technics 1200’dan vazgeçemiyorum. Hem ufak boyutları, hem ses kalitesi hem de ergonomisiyle yerini dolduramadım başka bir kulaklıkla.
Mutlaka yer almak istediğiniz bir müzik festivali var mı?
Çılgınca, saplantılı bir şekilde yer almak istediğim bir festival yok aslında. Bunu takıntı haline getirmiş olanlar var çünkü biliyorum. Meksika’dan Uzakdoğu’ya çalmak istediğim çok fazla nokta var. Tek bir festivale odaklanmaktan ziyade tur hayatı daha çekici geliyor çünkü işin güzelliği o tur hayatında. Bambaşka kültürleri 1-2 günlüğüne de olsa tecrübe etmek çok güzel. Ama bir festival söylememi isterseniz sanırım Ultra Miami diyebilirim 🙂
Elektronik müzik günümüzde nasıl bir yerde?
Geniş kitleler takip ediyor, dinliyor ve hiç olmadığı kadar büyük festivaller düzenleniyor. Fena gözükmüyor diyebiliriz kısacası. Eskiden rock yıldızlarının, pop starların doldurduğu stadyumlar artık DJ’ler ile doluyor ve gerçekten bu kültürle, rave kültürüyle yaşayan/yaşamak isteyen güzel bir kitle var. Bunlar müziği seven güzel insanlar, seviyorum onları. Ülkemizde belki 1-2 kuşak daha geçmesi lazım daha kabul edilebilir olması için ama çok da önemli değil. Bir şekilde bu insanlar birbirlerini buluyor ve her geçen gün bu kitle ve müzik büyüyor.
Favoriniz olan DJ’ler kimler?
İkizler insanının “en”leri belirlemesi çok, çok zor 🙂 Performans olarak Roger Sanchez, Dennis Ferrer, Brodinski, Boys Noize, Fatboy Slim tekrar tekrar izleyebileceğim isimler. Belki neden daha yeni isimlerden örnek yok diye düşünenler olabilir hemen açıklıyayım; DJ’lik ve Prodüktörlük birbirinden farklı alanlar ve bir kaç şarkıyla popüler hale gelen genç isimler genelde sahnede çok da tecrübeli olmuyor. Ben performans izlemeye gittiğimde beni kıskandıracak DJ oyunları görmeyi seviyorum..
Beyefendiler Kulübü için sizden 5 parçadan oluşan bir çalma listesi istesek?
Hmm belki direk bir dans listesi bekleyenler olacaktır ama ben Beyefendiler Kulübü için daha geniş skalada bir 5’li liste sunayım. Güzel bir kadehle başlayabilecek bir liste, sonrasında tempoyu yükseltiriz…
1- Ruth Brown – I Don’t Know
2- Dennis Lloyd – Nevermind (Alright)
3- Syl Johnson Is It Because I’m Black (David August Edit)
4- John Summit – Deep End (Extended Mix)
5- Marten Hørger – Take Me High (Extended Mix)